4 ŞUBAT DÜNYA KANSER GÜNÜ NEDENİYLE BAFRA TOPLUM SAĞLIĞI MERKEZİ Uz Dr.Ebru KAYNAR TUNÇELİN GÜNÜN ÖNEM VE ANLAMIYLA İLGİLİ OLARAK VERDİĞİ BASIN BÜLTENİ
4 ŞUBAT DÜNYA KANSER GÜNÜ
Sağlık Bakanlığı’nın da üyesi olduğu
Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC)’nün önerisiyle 4 Şubat Dünya Kanser
Günü olarak kabul edilmiştir.
Kanser hem dünyada hem ülkemizde sebebi bilinen ölümler sıralamasında
kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada olması nedeniyle önemli bir
halk sağlığı sorunu olarak gündemdeki yerini korumaktadır. Öldürücülüğü yanında
bıraktığı sakatlıklar ve tedavisindeki yüksek maliyetler nedeniyle iş gücünde
ve ülke ekonomisinde çok ağır kayıplara neden olmaktadır.
Hücrelerin kontrolsüz çoğalmaları
olarak tanımlanan kanser nedeniyle ölümlerde ilk sırayı
erkeklerde akciğer, kadınlarda meme kanseri almaktadır. Kadınlarda rahim ağzı (servikal),
yumurtalık (over) ve rahim (endometriyal) kanserlerine de sıkça
rastlanmaktadır. Kanserde en hızlı artış ise
ülkemizin de içinde bulunduğu düşük ve orta gelirli ülkelerde olmaktadır.
Ülkemizde yılda yaklaşık 170.000 kişiye kanser tanısı konulmaktadır. Kanserli
olguların yaklaşık üçte ikisi erkekledir. Bölge ya da şehirlerimizde sıklık
açısından anlamlı farklılıklar yoktur. Bununla beraber ülkemizdeki kanserlerin
önemli bir kısmı sigara ve obesite ile ilişkilidir.
Dünya Sağlık Örgütü kanserin
erken belirtisi kabul edilen yedi uyarı işaretini şöyle belirtmiştir:
1-İdrar yapma ve
dışkılama alışkanlıklarında değişmeler,
2-Kapanmayan yaralar
3-Anormal ve beklenmedik kanama, akıntı,
4-Memede ve vücudun başka bir yerinde
kitle,
5-Hazımsızlık ve yutma güçlüğü,
6- İnatçı öksürük,
7-Siğil ve benlerde değişme.
Bu belirtilerden birini 15 gün süre ile
kendisinde hisseden kişi hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır.
Ortaya çıkışının önlenebildiği, taramalarla
ölümün yok edilebildiği ve erken tedavinin yaşam kalitesine çok şey katabildiği
göz önüne alınırsa kanserden korunmanın önemi daha net anlaşılır. Çevresel etkenler kanser oluşumunun %90-95 inden
sorumludur. Kötü beslenme, sedanter yaşam, tütün ve alkol kullanımı, güneş
ışığının zararlı etkilerine maruz kalma gibi çevresel etkenlerin kontrol altına
alınması ile kanser görülme sıklığı azalır. Dolayısıyla sağlıklı beslenme
(meyve, sebze gibi posalı bol lifli besinler yemek), tütün- tütün ürünleri ve
alkol alımından kaçınmak, güneşte uzun süre kalmamak, düzenli fiziksel aktivite
ile obesiteden korunmak (şişman kişilerde kanser riski 2 kat fazladır), yağ
alımını azaltmak ve enfeksiyonlardan korunmak gibi sağlıklı yaşam stratejileri
ile kanserlerin üçte biri önlenebilir.
Tarama programlarına katılarak erken
teşhisle yaşam süremizi uzatabiliriz.. Aile Sağlığı Merkezlerimizde ve Kanser
Erken Teşhis Tarama ve Eğitim merkezlerimizde (KETEM) kanser
vakalarının erken evrelerde yakalanmasına ve halkın bilinçlendirilmesine yönelik
eğitim programları uygulanmakta meme kanseri, rahim ağzı kanseri ve
bağırsak kanseri için risk gruplarına yönelik taramalar yapılarak erken teşhise
gidilmekte bu sayede yaşam süreleri uzatılabilmektedir. Ayrıca hastanelerimizde
ve KETEM de hizmet veren sigara bırakma polikliniklerimiz de akciğer kanseri ve
sigara ile olan mücadelede büyük destek sağlamaktadır. Meme kanseri için 40-69
yaş arasındaki bayanlar, rahim ağzı kanseri için 30-65 yaş arasındaki bayanlar,
kalın bağırsak kanseri için 50-69 yaş arasındaki bayan ve erkekler KETEM’ e
başvurarak ücretsiz olarak taramalarını yaptırabilirler, sigarayı bırakmak için
destek alabilirler.
Kanserin
önlenebilir, erken teşhis edilebilir ve iyileştirilebilir bir hastalık olduğunu ve iyileşmenin erken teşhis ile doğru orantılı olduğunu
unutmamalıyız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder